Loading

Vergi İstisnası Uygulamasında Kümülatif Vergi Matrahı Ne Olmalı.(Konuk Yazar SMMM Hüseyin Yörükoğlu)

30 Ekim 2024

Not: Makaleler yazarın kişisel görüşünü ifade etmekte olup kaleme alındığı tarihteki mevzuat düzenlemeleri açısından geçerlidir. Daha sonra meydana gelecek değişimler uygulamada farklılık yaratabilir. Bu nedenle makale tarihini göz önünde bulundurunuz.

 

30.10.2024

 

Konu: Vergi İstisnası Uygulamasında Kümülatif Vergi Matrahı Ne Olmalı?

 

25 Aralık 2021 tarih, 31700 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7349 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile 193 sayılı Kanunu’nun 23’üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen 18. bend ile hizmet erbabının, ödemenin yapıldığı ayda geçerli olan asgari ücretin aylık brüt tutarından işçi sosyal güvenlik kurumu primi ve işsizlik sigorta primi düşüldükten sonra kalan tutarına isabet eden ücretleri Gelir Vergisi’nden istisna edilmiştir.

 

Bugün itibariyle 20.002,50TL olan brüt asgari ücretten işçi sosyal güvenlik kurumu primi ve işsizlik sigorta primi düşüldükten sonra kalan tutar 17.002,12 TL olup, bu tutar Gelir Vergisi’nden istisnadır.

 

Ancak, aynı maddeye göre istisnayı aşan ücret gelirinin vergilendirilmesinde verginin hesaplanacağı gelir dilim tutarları ve oranları, istisna kapsamındaki tutarlar da dikkate alınarak belirlenmektedir.

 

Ödenecek vergi tutarı, bu suretle bulunan vergi tutarının içinde istisna tutara isabet eden kısım düşülmek suretiyle hesaplanacak, istisna nedeniyle alınmayacak olan verginin ilgili ayda aylık asgari ücret üzerinden hesaplanması gereken vergiyi aşamayacağı belirtilmektedir.

 

Vergi istisnası uygulamasında kümülatif vergi matrahının ne olması gerektiği konusundan önce 2024 yılında ücretliler için G.V.K.’nun 103. Maddesi gereğince uygulanacak gelir vergisi tarifesini belirtelim:

 

Vergiye tabi gelirler:

 

110.000 TL’ye kadar %15,

110.001 ile 230.000 TL için %20,

230.001 TL ile 870.000 TL için %27,

870.0001 ile 3.000.000 TL için %35,

3.000.001 ile fazlası için %40

 

Oranında vergilendirilecektir.

 

Bu durumda brüt 20.002,50TL, net 17.002,12 TL ücret alan bir hizmet erbabı Gelir Vergisi ödememekle birlikte;

 

Asgari ücretin üzerinde, örneğin, brüt 20.500,00 TL ücret elde eden bir hizmet erbabı asgari tutarı aşan ücretinden ilk 6 ay %15 oranında vergiye tabi olacakken 7. Aydan itibaren %20 oranında vergiye tabi olacak, dolayısıyla eline 17.357,80 TL geçerken, Temmuz ayından itibaren ortalama 17.315,17 TL  geçecek, ilk altı aya göre toplam 251,00 TL kaybı olacaktır.

Yine, örneğin 25.000,00 brüt ücretle çalışan için bu kayıp daha fazla olacak, ilk beş ay 20.574,89 TL almakta olan çalışanın o aya kadar %15 vergi oranına tabi iken Haziran ayından itibaren birden %20’lik vergi dilimine girecek, almakta olduğu ücreti aylık ortalama 613 TL düşecek, yıllık kazanç kaybı ise 4.298,71 TL olacaktır. Üstelik bir de Aralık ayında %27’lik vergi oranına göre vergi ödeyecektir.

 

Böylece zaten düşük ücretle çalışanların bile tabi olacakları vergi dilimleri yükseleceğinden artan vergileri nedeniyle ücretleri de azalmaktadır.

 

Bu azalmaya bir de enflasyon etkisi dahil edildiğinde ücretli çalışanın reel maaşında önemli bir azalmalar meydana gelmektedir.

 

Bu nedenle en azından gelirin nominal azalmasını önlemek için istisnayı aşan ücret gelirinin vergilendirilmesinde verginin hesaplanacağı gelir dilim tutarları ve oranları, istisna kapsamındaki tutarlar dikkate alınarak belirlenmemeli, mademki vergi istisnası söz konusu, ücretlerin vergi istisnası dışında kalan kısmı dikkate alınarak belirlenmelidir.

 

Yani, brüt ücreti 25.000,00 TL olan bir çalışanın vergi matrahı ilk ay için SSK işçi ve işsizlik işçi kesintilerinin düşülmesinden sonra kalan 21.250,00 TL değil, 21.250,00 – 17002,12 =4.247,88 TL olmalı; İkinci ay ise kümülatif matrah 42.500,00 TL değil, 42.500,00 – 24.004,26 = 18.495,74 TL. olmalıdır.

 

(Hazırlayan: Hüseyin Yörükoğlu, SMMM)

PDF

paylaş